Bilginin Bedeli

Gün/aydın dostlarım…
Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…

BİLGİNİN BEDELİ

Bir fabrikada imalat hattındaki çok önemli olan ana makinalardan biri arızalanınca fabrikadaki tüm üretim de durdu. Mevcut teknisyenler makineyi çalıştırmak için çok uğraştılar, ancak ne yaptılarsa nafile, bir türlü başaramadılar.

Sonunda dışarıdan uzman bir makine mühendis çağırdılar. Uzman gelip makineyi inceledi. Durumuna baktı. Sonra çantasından bir çekiç çıkardı.
Elinde çekiçle makineye yaklaştı. Makinenin belli bir noktasına elindeki çekiçle dikkatlice sert bir vuruş yaptı. Makine hemen çalışmaya başladı ve hiçbir arıza olmamış gibi devam etti.

Fabrika tekrar harekete geçti. Uzman fabrikadan ayrıldıktan iki gün sonra faturasını gönderdi:
“Hizmet bedeli karşılığı 1.000 USD (bin dolar)”

Fabrika müdürü bu faturaya çok kızdı. Tepesi attı ve bir çekiç darbesi için bin doları çok buldu. Uzmandan ayrıntılı fatura göndermesini istedi. Uzmandan bir gün sonra aşağıdaki ayrıntılı fatura geldi:
Makineye çekiçle vurma bedeli………….. 1 $
Nereye vuracağını bilme bedeli…………… 999 $ Toplam………………………………………… 1.000 $

Makine mühendisi ustalığın değil bilgisinin bedelini alır…
Bir şeyin bilgisine sahip olmak ile o şeyi hakikaten bilmek farklı şeylerdir. Hepimiz “toprak”ın ne olduğuna dair bilgi sahibiyizdir ancak bir çiftçi, madenci, jeolog, ekonomist, siyasetçi için o toprak herkesin bildiği toprak mıdır?.. Sözlükten bilgi sahibi olduğumuz herhangi bir şeyi gerçekten bilmiş oluyor muyuz?..
Hiç elma yememiş birine elmanın ne olduğunu tarif etmemiz, görüntüsünü göstermemiz, elmayı bilmesi için yeterli midir?.. Amerika’nın yerini haritadan biliyor olmamız Amerika’yı bilmemiz anlamına gelir mi?.. Ehliyeti olan herkes gerçek bir şoför müdür?..
Her mühendislik mezunu gerçekten mühendis midir?.. Hayır, değildir, olmaz, olamaz, mümkünatı yoktur!..

Mühendislik denince ilk akla gelen mühendislik dalı olan makine mühendisliği en eski ve en geniş mühendislik alanı olmasıyla bilinir. Her türlü makine ve makine donanımlarını tasarlayıp üreten mühendislik dalı olan makine mühendisliğinde istihdam edilenlerin mesleki alanda gelişimlerine önemli etkiler sağlayan birtakım eğitimleri muhakkak almaları gerekir.

Makine mühendisi deyince akla ilk gelen şey elinde alyan anahtar takımı olan ve bir somunu sıkmaya çalışan insan tasviridir.
Hayır arkadaşlar makine mühendisinin en önemli aracı anahtar tornavida değil hesap yapabilme yeteneğidir. Mühendislik alanında karşılaşılan sorunların bir çözümü olacaksa, o çözümün mutlaka teorik olarak da (matematik fizik gibi birçok alana ait formül guruplar gibi) ispatlanması lazımdır. Bu hesaplamaların çoğunu yerine getiren bilgisayar programları vardır tabi ama o programlarda çalışan formüller hakkında bilgi sahibi olmanız lazımdır. Yoksa hatanın nerede olduğunu tam olarak anlamayabilirsiniz.
“Roket var ya roket, onu da makine mühendisleri yapıyor“ ifadesi durumu özetler nitelikte değil mi sizce. Şu an bu yazıyı okuduğunuz telefon tablet veya bilgisayarlardan tutun da patates soyma aletine kadar her şey makine mühendislerinin çalışma alanına girmekte. Bunun için bir makine mühendisi musluk üreten bir fabrikada imalat mühendisi olarak da çalışabilir, elektrikli araç üreten bir firmada arge mühendisi olarak da çalışabilir. Bu tamamen kendi ilgi alanına ve kendini geliştirdiği sektöre göre değişen bir durumdur.

Makine Mühendisliği mekanik eşyaların işleyiş şekillerine ilgi duyan, makineleri merak eden ve mühendislik derslerinde başarılı olacağını bilen kişiler için özellikle uygundur.
Makine mühendisliği bölümü, bazı öğrenciler için okulu bıraktıracak kadar zorken bazıları içinse sonunda verilen çabalara değen keyifli bir süreçtir.
Makine mühendisi kısaca temel fizik kanunları ve diğer disiplinlerin prensipleri ile bir enerji türünü bir diğerine çeviren makineler üzerine çalışan kişidir. Makine mühendisliği okumak isteyenlerin matematik, fizik ve kimya gibi sayısal alanlarda başarılı olmaları gerekmektedir.
Analitik düşünmek, sorunlara pratik çözümler getirmek, yaratıcılık, iletişim ve el becerisine sahip olmak, çizim yapmayı sevmek da gereklilikler arasındadır. 4 yıllık lisans eğitimini başarıyla tamamlayabilmek için olmazsa olmaz ise mekanik eşyaların çalışma prensiplerine meraklı olmak, makinelere tutku duymaktır.

Makine mühendisinden beklenen en önemli nitelik, güçlü muhakeme yeteneğidir.
İş hayatı boyunca çeşitli zorluklar ile karşılaşabilir ve bu sorunları aşmak için yüksek konsantrasyon ve muhakeme gücüne sahip olması gerekir.
Makine mühendisliği genel olarak insan hayatını kolaylaştıran her türlü makine, parça ve sistemleri tasarlayan, üretim sürecini yöneten teknik bir elemandır. Teorik olarak tanımlarsak, makine mühendisliğini matematik ve fizik ilkelerini malzeme bilimi ile kullanarak tasarım, analiz ve üretim yapan bir mühendislik dalıdır. Mühendislik alanlarının en geniş ve en eski dallarından biridir. Makine mühendisliği termodinamik, mekanik, malzeme bilimi, yapı analizi ve elektrik gibi alanların bilgileri ışığında hayatımızın her yönüne doğrudan veya dolaylı yönden dokunur.

Bilgiyi gerçek anlamda elde etmenin bedeli onu deneyimlemektir. Bu bedel ise çoğu zaman hayatımızda çalışmakla, fedakârlıkla, acılarla, kayıplarla, zararlarla ödenmektedir. Bu bedel ödendiğinde karşına çıkmış, çıkan veya çıkacak bilgiyi bilmeye hazırızdır ve hakkımızdır.
Kariyer. net’in Nisan 2020 verisine göre makine mühendisi maaş ortalaması 3690 TL iken yine 2020’de özel sektördeki başlangıç ücretleri asgari ücret ile 4000 TL arasında seyretmektedir. Ancak mühendis alanında tecrübe kazandıkça maaş skalası da aynı doğrultuda yükselecektir. Örneğin en az 5 yıllık bir mühendisin maaşı, 4500 ila 10000 TL arasında belirtilmektedir.
Devlette çalışan makine mühendisi maaşları da aynı şekilde kıdeme ve pozisyona göre değişmektedir. 2020’de yeni başlayan mühendis maaşı ortalama 5700 TL’dir.

Mühendisler mühendis gibi çalışacakları bir ülke hayal ediyorlar şu anda Türkiye de. Hele emekli ettikleriniz amele kadar para kazanıyorlar haberiniz var mı?.. Ey yönetenler!.. insafa gelin insafa…

Sevin hayat sevince güzel ve diyelim her bir cümleye; bu ülkenin sahipleri yalnızca bu ülkeyi karşılıksız seve bilenlerdir…
Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet, gecenizden doğan sabahınıza selam olsun güzel, sağlıklı, umutlu, mutlu ve sevgi dolu bir Pazar günü dilerim, yüreğinde inkâr değil sevgi taşıyanlara… Hoş kalın, hoşça kalın ama hep dostça kalın… Bir gün, bir yerlerde görüşmek ümidiyle…

#öskurşun#