Cıdık ve Hapan

Çocukluğumuzda kış yaklaşınca kendimizce hazırlıklar yapmaya başlardık.
Büyüklerimiz kışlık için yiyecek ve yakacak temini yaparken, biz çocuklar kendimizce eğlenceli olacak şeyler hazırlardık. Bunların başında karda kaymak için kayak yapmak ve kuş avlamak için yerel tabirle “Cıdık ve hapan” hazırlıkları yapardık.

Cıdık; kuşları bir ağaca konduğunda yakalanmasına sebep olacak bir tuzaktı. Daha çok kıldan ve balık misinasından yapılırdı. Kuşların konabileceği yerleri kendimizce tahmin eder; oraya düğümlenmiş kıl ve misinalar yerleştirdik. Bunun için de sonucu sabırla beklerdik.
Diğer bir kuş avlama usulü de “hapan” dediğimiz aslında bir tür “kapan”dı. Kuş kapanı için evde bulunan bir leğen, bir sini ve buna benzer bir eşya kullanırdık. Kapan kurmak için karın çok yağması her yeri kaplaması gerekiyordu. Bir karış uzunluğundaki bir çubuğa ip bağlar, sini büyüklüğündeki kapanımızı bir yere yerleştirip altına yem koyardık.

Sadece yem koymak yetmezdi. Kapanın sağına soluna kül dökerek bembeyaz olan yerleri biraz kirletir, kuşların dikkatini çekmek isterdik. Kuşlar önce kapanın etrafında konar, sonra kapanın iç kısmına konulmuş mısır tanelerini görür, onlara doğru gidince biz evden beri ipi çeker, kuşları kapan altında kamasını sağlardık.

Daha sonra kapanı kaldırmadan el yordamıyla elimizi karların üzerine kapaklanmış kapanın altına sokar orada bulunan kuş veya kuşları alırdık. Bazen yakalayamadan kaçtığı da olurdu.
Çocuk olduğumuzdan tüfek gibi patlayıcı şeyler bize verilmezdi. Biz de işin kolayını böyle bulmuştuk.

Kasım ayı bitmek üzere. Ülkenin muhtelif yerlerine kar yağmıştır. Karadeniz’de kar yağışları aralık ayının ikinci yarısından başlar, mart başlarına kadar sürerdi. Tabii bu yağış aralıklı olmazdı. Bahsettiğim tarihler karın en çok yağdığı zamanlardı.

Günümüz çocukları artık karı da kayağı da bilgisayarlarda oyun olarak oynuyor. Çoğumuz cep telefonları ile hava sıcaklığını takip ediyor. Zaten gerçek oyunlar hayatımızdan çıktı. Artık klavyelerle sanal oyunlar oynuyoruz. Neredeyse üşüme ve ısınma hissini bile internetten alacağız.

Özellikle şehir çocuklarının kış oyunları oynama şansı hiç yok. En fazla yapılan şey kardan adam ve kartopu oynamak. Tabii belediye çalışanları yerde kar bırakırlarsa.
Yine kış geliyor ve yaşı kemale ermiş olanlar eski kışları hayal ediyor olabilir. Çünkü artık marketler sayesinde kış için yiyecek hazırlığı yapılmıyor; bilgisayar da her türlü oyunları zaten oynatıyor. Bize de eskilere ait bir not düşmek kalıyor.
Sağlıklı nice kışlara efendim.