Gün/aydın yeni güne dostlarım… Güne uyandıran Rabbime nefes aldırdığı için binlerce şükürler olsun…
Bu gün çok özel bir gün, bu gün günlerden öğretmen…
MERHABA SEVGİLİ ÖĞRETMENLERİM
Selam olsun eğitimin kaynağı öğretmenlerime!..
Selam aydınlık, güzel günlere!..
Selam ilgiyi, doğruyu, iyiyi, güzeli, haklıyı-haksızı ve daha nicelerini öğreten öğretmenlere!..
Selam sizin sımsıcak sevginize!..
Selam milletimizin yüz akı öğretmenlere!..
Selam, binlerce selam!..
Sizinle ilk tanıştığımda çok korkmuştum. Okulun nasıl olacağını, nasıl ders işleyeceğimizi ve neler yapacağımızı bilmiyordum.
Kalem tutmayı bile tam bilmiyordum ve annemi çok özlemiştim. İlk gün çok ağlamıştım.
Eve gitmek istemiştim. Bize bu kadar güzel oyunlar öğreteceğinizi, adımı yazmayı göstereceğinizi ve bahçeye çıkaracağınızı bilmiyordum. Birlikte şarkı söyleyeceğimizi ve beraber sayıları öğreneceğimizi de bilmiyordum.
Bu yüzden ilk gün çok korkmuştum.
Sonraki günlerde sizi sevmeye başladım. İlk gün çok korkmuş olsam da siz bana hep iyi davrandınız.
Üzerimdeki emeklerin sahibi öğretmenlerim;
Elimde kalem tutmayı ve bana yazmayı öğrettiğiniz için yazabiliyorum. Yazdıktan sonra siz bana okumayı öğrettiğiniz için okuyabiliyorum. Siz bana öğrettiğiniz için doğru şekilde noktaları koyabiliyorum. Siz bana yazmayı sevdirdiğiniz için hala yazıyor ve okuyorum.
Sevmeyi sizden öğrendiğim için insanları çok seviyorum. İyi ki benim öğretmenim olmuşsunuz.
Öğrettiğiniz her şey için teşekkür ederim. Verdiğiniz emekler ışığında her zaman merak etmenin ve öğrenmenin gerekliliğine inanandım. Her gün günaydın derken ki yüzünüzü ve gülümsemenizi unutmadım.
Çünkü siz, hayattaki tuvalimi hangi renklerle boyayacağımı bana öğretiniz. Bazen renklerimim solduğunda bana yardımcı olan, bazen renklerim karıştığında nasıl ayıracağımı gösteren en büyük kurtarıcı, yol gösterici oldunuz.
Hayattaki tuvalim her zaman mutlu renklerle dolu olmadı. Bu sebeple tuvalimin bazı yerlerinde siyah çizgiler kalacak. Ama siz bana bu siyahlarla nasıl başa çıkacağımı gösteren oldunuz.
Tuvalimdeki en güzel boyalar, kendi renklerimden bulup çıkardıklarımdır. Yaptığım en güzel resimler, gökyüzünü dilediğim renge boyadığımdır. Siz bana kendi gökyüzümüzü istediğimiz renge boyama fırsatı verdiniz. Siz bana kendi tuvalimi doldurma imkânı tanıdınız.
Benim hayatımdaki en güzel renk sizsiniz. Bu durum daima böyle kalacak. Daima sizin renginizden yürüdüm ve yürüyeceğim. Sizi seviyorum öğretmenlerim.
Bana bu kadar çok şey öğrettiğiniz için teşekkür ederim.
Bana hayat çok zor, derdiniz. Öğrendim gerçekten zormuş.
Hep gitmek zorunda kalıyormuşuz bir yerlerden. Ama ne kadar uzağa gidersek gidelim, bazı insanların kıymeti daim oluyormuş gönlümüzde. Ne kadar uzaklaşırsak uzaklaşalım, o insanın verdiği ilhamı içimizde taşıyormuşuz.
Bana verdiğiniz ilham için, bana bu kadar güvendiğiniz için, kanatlarımı açmama izin verdiğiniz için.
Ben kanatlarımı açayım diye bir buluttan atmak yerine güzelce hayata uçmayı öğrettiğiniz için.
Beni üzmek yerine incitmeden öğretmeyi tercih ettiğiniz ve varlığınız için teşekkür ederim.
Bu bağlamda diyorum ki;
Yüce Türk öğretmeni, daima Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı, görev ve sorumluluklarının idraki içerisinde olarak, Türk Milletinin Ülkesi ve Milleti ile bölünmez bütünlüğünün gerçek savunucusudur…
Türk Milli Eğitimin Amaçları doğrultusunda hareket ederek, Atatürk Milliyetçiliği, ilke ve inkılâplarını benimsemiş, manevi değerlerine sahip çıkan, demokratik, çağdaş, laik ve sosyal bir hukuk devletinin simgesi durumundadır…
Öğretmenler elleri öpülecek, her zaman saygı ve sevgiyi hak eden insanlardır. Bir ulusun çağdaş ülkeler düzeyine erişebilmesi; eğitim ve öğretimin kaliteli ve bilimsel yöntemlerle yürütülmesi ile ancak mümkün olabilir.
Elbette ki Öğretmenlik öyle yılda bir kez süslü ifadelerle anlatılması imkânsız olan, ancak yaşanılarak anlaşılan bir meslektir. Onlara sadece bu önemli günde değil, her zaman hatırlayıp değer vermek gerekir.
Hakkını verebilmek için de sorumluluğunu ve emeğini kavramış olmak gerekir.
“Dünyanın her tarafında öğretmenler insan toplumunun en fedakâr ve saygıdeğer unsurlarıdır” diye Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk tarafından öğretmenin değeri en veciz biçimde ifade buyrulmuştur.
Geleceğimizin mimarı ve insan mühendisleri olan öğretmenlerimiz, mahareti ve bilgisi ile çocukları ve gençleri yoğurup şekillendiren, onlara objektif yön veren doğruluk, dürüstlük, adalet, insanlık duygu ve erdemlerini öğretip, kavratarak hakikati gösteren kısacası onların istikbalini çizendir.
Eğitimcisiz ve öğretmensiz millet olunamayacağı gerçeğinden hareketle, insanlığın bile, her çağda, her dönemde, her türlü cehaletten kurtularak, ilim yolunda ilerleyebilmesi de ancak öğretmenler sayesinde mümkün olabilmiştir…
Yüce Türk öğretmeni, daima Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı, görev ve sorumluluklarının idraki içerisinde olarak, Türk Milletinin ülkesi ve Milleti ile bölünmez bütünlüğünün gerçek savunucusu, Türk Milli Eğitimin Amaçları doğrultusunda hareket ederek, Atatürk Milliyetçiliği, ilke ve inkılâplarını benimsemiş, manevi değerlerine sahip çıkan, demokratik, çağdaş, laik ve sosyal bir hukuk devletinin simgesi durumundadır…
Karşılıksız seven, kalbi sevgiyle dolu, biz olmazı başaran, cehalete dur diyen; bilgi, inanç, ruh verip karanlığı kovan; geleceğin güveni, geçmişten ders alan; cıvıl cıvıl gözlere umut ışığı olan; çaresizliğin filizlendiği yerde ümit, korkunun mayalandığı yerde yürek, güçsüzlüğün güçlendiği yerde bilek, öksüz ve yetim yavrulara sımsıcak kucak açan yüce ve kutsal bir mesleğin mensubu siz değerli öğretmenlerimizi gönülden selamlıyor ve saygıyla önünüzde eğiliyor yaşça benden küçük bile olsa öğretmenliğin yüce büyüklüğünü taşıdıkları için tüm öğretmenlerimizin tebeşir, kitap, defter, kalem, buram buram emek kokan ellerinden öpüyorum…
Başta Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, doğum yerim olan Ceyhan’da ilkokula başladığımda bana ilk okumayı yazmayı öğreten ve bu günüme ışık olan İlhan öğretmenimin, bilahare Adana/Ceyhan’dan İzmir’e taşındıktan sonra ilköğretimimi tamamladığım İzmir Alsancak İlkokulunda Semiha öğretmenim, Namık Kemal Lisesinde orta öğrenime başladığımda edebiyata ve şiire merakımı görüp bu yolda ilk hamurumu karan Yusuf Nalkesen öğretmenimin ve eğitimimin geri kalan bölümündeki tüm öğretmenlerim, meslek hayatıma yön veren tüm hayatıma dokunmuş öğretmenlerimin, tohumları yeşertip ağaç seviyesine getiren emekli olmuş, halen görev yapan öğretmenlerimizin, eşimin, gelinlerimin, uzak yakın, eş dost, akraba, kardeşim dediğim, ağabeyim dediğim, hocam dediğim tüm saygıdeğer öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlarken, görevi başında şehit olmuş, hakkın rahmetine karışmış öğretmenlerime ve öğretmenlerimize Allah’tan rahmet diler, şükranlarımı sunarım…
Sizler bir gün değil her gün anılmaya ve anlatılmaya layıksınız…
#öskurşun#