Okurlarımızın “Resul bey, iyi söylüyorsunuz da kaza yapmamak bizim elimizde değil ki, kim isteyerek trafik kazası yapar” dediklerini duyar gibiyim. 3 Nisan tarihli köşe yazımda da trafik kazasına uğrayan SGK’lıların çektiği sıkıntıları dile getirmiştim. Bu yazımdan sonra çok sayıda okurumuzdan teşekkür mesajları geldi. Konu bir türlü çözülemeyince bize de yeniden dile getirmek düştü.
Her gün onlarca yurttaşımız trafik kazalarından etkileniyor.
Doğal olarak trafik kazasına uğrayan vatandaşlar bir hastaneye götürülüyor. Buraya kadar her şeyin normal olduğunu söyleyebiliriz. Ancak hastaneye gittiğinde tedavi sürecinde önemli sorunlar yaşanıyor. Hastaneler, SGK tarafından fatura bedelleri ödenmediği için tedavi giderlerinin kazalı tarafından ödenmesi ve bilahare ilgili sigorta şirketinden tahsil etmesi isteniyor.
İşte dananın kuyruğu da burada kopuyor. Trafik kazası nedeniyle can derdine düşen sigortalı haklı olarak tedavi giderlerinin sigorta primi ödediği SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) tarafından ödenmesini istiyor. Oysa mevzuat trafik kazazedelerine verilen sağlık hizmetlerine ait bedellerin, kanuni olarak ilgili sigorta şirketinden tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Sayıştay raporu engel oluyor
2008 yılı Sayıştay denetimlerinde 2006/37 sayılı genelge uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumu nun ilgili rücuları gerçekleştiremediği belgelenmiş, bundan sonra ise Sosyal Güvenlik Kurumu ödemeyi yapan taraf olmamıştır.
Ama SGK da diyor ki, “Sayıştay raporu var, SGK’lıların trafik kazası tedavi giderlerini SGK olarak ödeyemiyoruz. Bu nedenle ilgili özel sigorta şirketi tarafından ödenmelidir.”
Peki SGK prim alırken, ben trafik kazasını karşılamıyorum diyor mu?
Hayır demiyor. Dolayısıyla Sayıştay’ın bu konuya müdahalesinin sıkıntısını vatandaş çekiyor.
Trafik kazası sonrası eğer hastanın parası varsa tedavi ediliyor, yaralı kazazede daha sonra sigorta şirketinden tahsil etmeye çalışıyor. Yani, trafik kazası geçirenlerin tedavi bedelleri ücretli statüde kabul edilmesine hükmedilmiş.
Ancak, hastane masrafını ödeyemeyen kazazedeler ise usulüne uygun şekilde başka hastanelere sevk edilmekte tedavilerinde ciddi aksamalar yaşanmaktadır.
Bu konuyla ilgili olarak Dr. Cengiz Konuksal tarafından ciddi bir çalışma yapılmış. http://www.saglikaktuel.com sitesinden bu yazıyı inceleyebilirsiniz.
Buna göre trafik kazaları tedavi bedellerinin tahsil edilmesinde durum şöyledir;
1. Karayolları Trafik Kanunu 8.maddesine göre Sağlık Bakanlığı kendi hastaneleri için Trafik Hizmetleri Döner Sermaye İşletme Müdürlüğü nü harekete geçirmiştir. Global bütçeleme ile finansını sağlayan yapı için ekstra bir gelir kaynağı olarak değerlendirilmekte ve sonuçta vatandaşlar mağdur olmaktadır.
2. Karayolları Trafik Kanunu çerçevesinde Zorunlu Trafik Sigortası araç içinde veya dışında 3.kişilere verdiği zararları kusur nispetinde karşılamaktadır. Yaralının kusurlu olduğu, aynı zamanda da GSS haksahibi olduğu durumlarda yaşanmaktadır. Yaralı kusurlu ve GSS’li ise hiçbir kurum ödeme yapmamakta, bu nedenle hastaneler hasta kabul etmeme yoluna gitmektedirler.
3. SGK nun trafik kazaları tedavi bedellerini ödeyerek ilgili sigorta şirketlerinden tahsili yoluna gitmesi ise çeşitli sakınalar içermektedir. 2006-2009 yılları arasında denenen bu yöntemde rücu işlemleri gerçekleştirilememiştir. Bu yapılmak istenirse de kalifiye personel ile donanımlı avukatları da olan bir SGK rücu daire başkanlığı kurulması gerekmektedir.
Burada yaşanan mağduriyetleri görmek için birkaç hastaneye gidilmesi yeterli.
Trafik kazalarında sağlık yardımlarının yine SGK tarafından karşılanması ve sigorta şirketlerinden talep etmesidir. Yoksa vatandaşın bu tutarları ödeyip, sonra sigorta şirketinden tahsil etmesi büyük sıkıntılara yol açıyor. Mutlaka önce SGK tarafından sağlık yardımlarının karşılanması ve bilahare ilgili trafik sigorta şirketinden SGK tarafından tahsili yoluna gidilmelidir.
Bunun için de Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili mevzuatında değişiklik yapılmalıdır. Başlıkta da yazdığımız gibi, sakın kaza yapmayın.