“Etini/Budunu/Sesini” pazarlayan, cömertçe (!) pozlar veren, satan niceleri ünlü(!) sıfatiyle adlandırılıyor.
Böyle zâniler sözüm onaü medyada boy boy resimlerle teşhir ediliyor. Bu gazeteler ve Televizyonlar kendilerini “En büyük…” olarak vasıflandırıp, ahkâm kesiyor, yüksekten atıyorlar.
Acı bir gerçek olarak da; böyle kişiler ve gazeteler rağbette…Alınıyor, satılıyor, destekleniyor ve siyasi partiler tarafından kendilerine yüksek paralar ödeniyor.
“Medeniyet, Çağdaşlık, İlericilik, Atatürkçülük ve Laiklik” adına fetvalar veriliyor, mangallarda kül bırakılmayarak, bu zâniler baş tacı yapılıyor.
Sporda da böyle… “Sultanlar” etiketi yapıştırılan çıplak kadınlar gazetelerde manşet oluyor.
Yatakta bile olmayan kıyafetlerle, şortlarla spor yaptıklarını, derece aldıklarını söyleyenleri çok iyi biliyorsunuz, söylemeye gerek yok. Bu gürûh Devlet tarafından desteklenip, besleniyorsa, bu da ayrı bir yara ve günümüzün Koronadan beter virüsü…
Yaratılış fıtratında en üstün varlık olarak baş tacı olan analarımız, kadın böyle soyunamaz.
Saç telinin Mahremine karşı Haram kılındığı Dini emirlere uymayarak, bırakın saçlarını, avret yerini gösterecek kadar zinaya pencere açan bu kişileri Cehennem beklemektedir. Medeniyet, Çağdaşlık, bilmem nelik bu kadar alçalamaz, kadın ve kadınlık bu hallere gelemez.
Cahiliye döneminde kadınları diri diri toprağa gömen zihniyet ile asrın kaosunda ve buhranında bu manzaralara ne demek gerekir?…
Yoksa biz çok gerilerde mi kaldık, siz ne dersiniz?…
Televizyon dizileri, özel sinema filmleri, videolar, reklamlar kadını ve çıplaklığını kullanarak para kazanmak peşindedir.
Kerhaneler, pavyonlar, diskolar,masaj salonları, randevu evleri, porno filmler zina için hazırlanmış özel tuzaklarda kadının çıplaklığı şehveti kamçılamakta, zinakârlar çoğalmaktadır.
Kadınlara taciz ve saldırı olaylarını büyüterek prim kazanmak isteyen bazı Baron ve Monşerlerin de gayeleri bellidir. Cinsellik ve zina için hazır lokmadır. Eğitilmeyen, imanı eksik olan özellikle gençlik ve sapıklar bu tuzaklara düşmekte, neticeleri perişan olmaktadır.
Devlet eliyle caydırıcı, ağır cezalar verici özel kanunlar çıkarılmalı, zinaya vesile olan her türlü oyun ve tuzaklar yok edilmelidir.
Zinanın ve zânilerin kol gezdiği bir toplum, ahlaksızlık bataklığında boğulur demektir.
Yazımı; anlayanlar için gönül feryadı bir şiirimle bitireyim.
BİR NESİL YARATTILAR…
Bir nesil yarattılar, PopLopla uyuttular,
Laflarla donattılar, haramları yuttular,
Maziyi unuttular, bâtıl yolu tuttular,
Kökleri kuruttular, haç yakada putlular,
Gösteriş umuttular, han/hamamda mutlular.
KÖKÜMÜ ARIYORUM, HASRET KALDIM ÖZÜME,
UMUDU TANIYORUM, NÂR-I HİCRÂN KÖZÜME.
Vatan sathına bakın, nutuklarda her yaştan,
Hâyasızca bir akın, sil baştan, yeni baştan,
Gerdanlara put takın, boya akıyor kaştan,
Masal sanmayın sakın, haber geldi oynaştan,
Kıyamet günü yakın, sesler geliyor taştan.
MEDENİYET ADINA, KADINLARI SOYDULAR,
BAKIN HELE KADINA, ADI SÂNEM KOYDULAR.
Nasıl yazar kalemler, nâr ile kirle dolu,
Bin bir türlü âlemler, bir de ortanın solu,
Karanlıkta hâleler, talanda iki kolu,
Koku vermez lâleler, ağlıyor Gelibolu,
Tükenmiyor elemler, gidiş Cehennem yolu.
SAKARYANIN SIRTINDA, İMTİHAN VAR, BÜYÜK,
YAZILMAYAN BAHTINDA, OMUZLARDA AĞIR YÜK.
Hep karamsar değiliz, Yaratan müjdesi var,
Tevhit yola meyiliz, Müslüman’a dünya dâr,
Bir davada çeğiliz, goncada olsa da hâr,
Secdeye eğiliriz, Cihan olsa da ağyar,
Hikmetini biliriz, Ağustosta yağsa kar.
KEMÂLİ ŞİİRLERDE, BENTLERİ AŞTI, GEÇTİ,
EZBER EDEN DİLLERDE, NEFSİNE KEFEN BİÇTİ.