Damla Damla Öğretmenlik Anılarım

“Dünyada her şeye değer biçilebilir, ama öğretmenin eserine değer biçilemez. Çünkü onun eseri hem her şeydir ve hem de hiçbir şeydir.”

Socrates

*

“Gençlik ümitle, ileri yaşlılık anılarla yaşar.”

Fransız Atasözü

Çocuğun annesine, çölün yağmura ve ayın güneşe olan özlemi gibi özlediğim de oluyor eğitimcilik günlerimi… Dik duruşlu, kendine güven duyan, Başöğretmen Atatürk’ün yolunda ve en içten duygularıma dönüş yaparak yazmaya çalışacağım.

Yaşamın bir başka gerçeği şudur: Kimseye benzememek yalnız eder insanı. Kıyım böylelerini çok çabuk avlar! Kötülenen şahıs ünden oldursa elbette iftira atanlar elbette ki dininden olur.

Ülkemizde öğretmenlerin sorunları saymakla bitmiyor. Plansız, programsız okullar açılmasının ortaya koyduğu atama problemleri, öğretmen ve emeklisinin düşük aylıkları, çalışma saatleri, olumsuz çalışma ortamları en büyük sıkıntıları oluşturmaktadır.

Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam’ın öğretmenlere armağan ettiği yine bir 24 Kasım Öğretmenler Günü geldi. Türk Milli 

Eğitimine 40 yılımı verdiğim görevimden damla damla düşen anılarım, beni yazmaya yöneltti. Bunları yazarsam rahatlarım, duygusuyla 

sadece birkaçını burada (sayıları çoğaltılabilir) maddelemek istiyorum.

♥ Mutlu edenler:

♥  İlkokuldan beri örnek aldığım öğretmenlerim.

♥  Yatılı öğretmen okulunu kazanmam.

♥  Yazdığım öğretmen temalı şiirlerim.

♥ 24 Kasımlarda Öğretmen temalı şiirlerimden aldığım ödüllerim.

♥  Kimi zaman karşılaştığım öğrencilerim.

♥  Halk Eğitimi merkezi Müdürü ve Halk Eğitimi Başkanı (Milli Eğitim Müdür Yardımcısı) görevimi yürüttüğüm yıllarım.

♥ Yazan bir eğitimci olarak okullarımızda ‘okuma ve davranış’ içerikli verdiğim 

konferanslar ve kitap imza günlerim.

♥  Emeklilik günlerim.

✂ Mutsuz edenler:

✂  (S) ilçesinde Halk Eğitimi Merkezi Müdürü iken, sorgusuz, sualsiz, soruşturmasız 

köye sürgün edilmem.

✂  (I) ilinde Halk Eğitimi Başkanı iken, sorgusuz, sualsiz, soruşturmasız  (D) ilinin (A) ilçesinin (K) köyü ortaokuluna sürgün edilmem.

✂  Danıştay kararı ile dönüşte (I) ilinin valisinin görev vermeyip 3 ay kadar bir oda bekletmesi, valiyle görüşebilmem sonucu: “Siz, Sinop’tan Moskova’ya başlıklı şiir yazmışsınız!” Demesi… Kitaptan ‘Sinop’tan’ Magosa’ya’ şiirimi göstermem üzerine valinin şaşkınlığı… (Tuzakların dün debugün de var olduğu gerçeği… Kötülenen şahıs 

ünden olursa iftira eyleyen dinden olmaz mı?)

✂ Bakanlığın (U) iline ataması sonrası o ilin valisinin atamayı onaylamıyorum, iade ettim, demesi…

✂ (B) ili valisinin Bakanlık ataması için: “Niye geldiniz, ben buradan teklif yapacaktım.” Demesi. Bunu Bakanlığımıza anlatınız, bana değil, demem üzerine ifrit olması! Sonraki yıllarda (I) ilinde karşılamam sırasında benden payını alması.

✂ 20 yıl kadar yaptığım müfettişlik görevimin işleyiş, v.d. yöntemleriyle beni mutlu etmediği…

Ayçiçeklerim

 

Ey benim ilkyazla açan ayçiçeklerim

Dikeniyle koklarken irkildiğim güllerim.

 

İlk gençlik çağınızda sizi anlamak güçtür

Öğretmenlik mesleği gerçekten çetin iştir.

 

Öğüdüm oluyorsa yine sizin içindir

Yıllar sonra neler düşünürsünüz kim bilir.

 

Yolumuz Ata yolu, ilkeleri ışığımız

Ata yenilikleriyle her zaman baş tacımız.

 

Uğraşımızdır güçlükleri sevgiyle yenmek

Öztürkçemizi, güzel dilimizi sevdirmek.

 

Derslerde sözcük sözcük, tümce tümce bir olduk

Bir yeni güne günaydınlarla kavuştuk.

 

Ahmet gelmemiş yine onu arar gözlerim

Gözler aydınlık, parmak kalkınca sevinirim.

 

Sizi güzel günlere götürmektir ereğim

Canım gençler, benim sevgili öğrencilerim.

 

Mutluluğunuz sevincimdir, acınız acım

Başarınızı görünce daha mutlanırım.

 

Sizi dizelerle anlatmak yetersiz

Tümünüzü çok sever şair öğretmeniniz.

 

Güllerden söz ederken gül kokulu gülgün de

Kırmızı gül uzattı:  ‘ Öğretmenim al! ‘ diye.

 

Ey benim ilkyazla açan ayçiçeklerim

Dikeniyle koklarken irkildiğim güllerim.

 

Muhsin Durucan

 

24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle tüm öğretmenlerimize sevgi ve saygılarımı sunuyor ve esenlikler diliyorum.

*