Bugün içinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntıların sebebi Büyük Atatürk’ün direktiflerini dinlemediğimiz ve emperyalistlerin süslü-püslü sözlerine kandığımız içindir.
Üretmiyor, dolayısıyla dışarıya mal ihraç edemiyoruz.
Borçlanmak mecburiyetinde kalıyor, devamlı ithal ediyoruz.
Tarım, hayvancılık desteklenmediği için samanı dahi dışarıdan alıyoruz.
Cumhuriyetin bütün değerleri, fabrikaları, ağır sanayi, bankalar özelleştirme adı altında yabancılara yok pahasına satıldı.
Yetmedi,madenlerimiz, sularımız, ormanlarımız göz göre göre yağmalanıyor..
Kaz dağlarının başına gelenleri görüyorsunuz.
Daha önce binlerce zeytin ağacı kesilmiş, Çal dağı çukur bir çöle dönüşmüştü.
Kim bilir, sırada bizim bilmediğimiz nereler var?
Akdeniz’ de, İsrail başta olmak üzere üzere, diğer uluslar arası şirketler petrol ve doğalgaz çıkarmaya başladılar. Biz ise yirmi yıldır sondaj çalışmaları yapıyoruz, elde bir şey yok.
Derdimiz çok, hangi birini yazayım.
Lütfen Büyük Atamızın, İzmir İktisat Kongresinde aldığı kararları bir defa daha okuyalım:
El işçiliği ve küçük işletmecilikten çıkılıp bir an önce fabrikasyona geçilmelidir.
Devlet, ekonomik gücü olan bir yapı haline gelmelidir. Özel sektör devlet tarafından desteklenmelidir.
Özel sektöre destek ve kredi sağlayacak iki tane devlet bankası kurulmalıdır.
Yabancıların ürünlerinden kaçınılmalıdır ve dışarı ile rekabet içerisine girebilmek için sanayi bir bütünlük içinde olmalıdır.
Demir yollarının yapılmasına kısa sürede başlanmalıdır.
Amele kelimesi yerine işçilere işçi denmelidir.
İşçilere sendika hakkı tanınmalıdır.
Hammaddesi yurt içerisinde yetişebilen sanayi dalları kurulmalıdır.
Milli bankaların kurulması sağlanmalıdır.
Sanayi teşvik edilmelidir.
İlk Oturumda Alınan Kararlar.
Madde-1: Türkiye, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklal ile, dünyanın sulh ve terakki unsurlarından biridir.
Madde-2: Türkiye halkı hakimiyetine, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiçbir şeye feda etmez;ve milli hakimiyete müstenit olan meclis ve hükümetine daima zahirdir.
Madde-3: Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matuftur.
Madde-4: Türkiye halkı, sarf ettiği eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır, vakitte, servette ve ithalatta israftan kaçar. Milli istihsali temin için icabında geceli gündüzlü çalışmak şiardır.
Madde-5: Türkiye halkı, servet itibari ile bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar ; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli, istihsali için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımaya çalışır.
Madde-6: Hırsızlık, yalancılık, riya ve tembellik en büyük düşmanımız; taasubdan uzak dindarene bir selabet her şeyde esasımızdır. Her zaman fa ideli yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına, topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesat propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.
Madde-7: Türkler, irfan ve marifet aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat her şeyden evvel memleketinin malıdır. Maarife verdiği kutsiyet dolayısıyla ( Mevlûdu şerif) Kandil günü, aynı zamanda bir kitap bayramı olarak tes’id eder.
Madde-8: Birçok harpler ve zaruretten dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir, bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdat mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yayılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve himmeti göstermekle beraber cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.
Madde-9: Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına düşman olamayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhtar değildir. Ancak kendi yurduna kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle münasebette bulunmaz. Türk, ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette fazla mutavassıt istemez.
Madde-10: Türk, açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar istemez.
Madde-11: Türkler, hangi sınıf ve meslekte olurlarsa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibarile el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.
Madde-12: Türk kadını ve kocası, çocuklarını iktisadi misaka göre yetiştirir.
Bu kongreye işçi, çiftçi, tüccar ve sanayici dahil olmak üzere toplam 1135 delege katılmıştır. Kongre misakı iktisadi (milli ekonomi ilkesini) kabul etmiştir. Bu ilkede anlatılmak istenen ”Ekonomik kalkınmamız ve gelişmemiz milli bağımsızlığımız içerisinde sağlanmalıdır ve temel hedef siyasal bağımsızlık gibi ekonomik bağımsızlığında sağlanması, kabul edilmesidir.” Bu kongre ülkenin içinde bulunduğu ekonomik duruma yönelik çözümler getirmiştir.
Eğer titreyip kendimize dönmezsek, ileride bizi bekleyen zorluklarla baş edemez duruma gelebiliriz. Sevgi ve saygılarımla…
Yusuf Yılmaz
İvedi ciddiye alınması gereken mühim noktalara değinmeniz çok güzel.
Yazınız,dilerim gereken önem ve ilgiyi görür.
Saygılar.