Bu nasıl iş, uzay çağı insanı ineği kutsal sayıyor.Uzaya çıkıyorsun güçse güç sende, ineği kutsal saymak niye. İnsana efendilik verilmiş şu varlıkta… İneği kestiler diye insana kıyan kişi…
Salih’in devesini kesene yüce Allah ceza verdi… Salih’in kavmi helak edildi… Kur’an bunu tasdikliyor ama yorumu ne olmalı… İnsana efendilik veren almasını da bilir… Efendiliği kendinden bilirsen helakı hak ediyorsun. Şeytan da gücünü kendinden sandı ve lanetlendi. Suçu bil.
“La havle vela kuvvete illa billahil azim” diyen, kuvveti Salih’in devesinde, Hindistanın ineğine vermeyi bırak… Kendinde görmeyi bırakman yetmez. Tek bir varlık var aslında de… Ona beni yönet de… Eneci olma, çünkü sen de fanisin… Fani ben kendimi yönetmeliyim dememeli… Yani bütün faniye kuvvet ve kutsallık verme… Baki neye kıymet verdim demişse kıymetli odur. İnsan kıymetli kur’an şahit… Akıl kıymetli Kur’andan öğreniyoruz…
Hz Ömer’in ahlakıyla ahlaklanalım,”Hacerul esved” selamlanır… Öpülür “Ey taş! Biliyorum ki, sen bir taşsın, ne fayda ne de zarar verebilirsin. Eğer Allah Rasulü’nün (sallallâhu aleyhi ve sellem) seni öptüğünü görmeseydim seni asla öpmezdim.” dedi Hz. Ömer, Hz Peygamberden görmeseydim… Yani peygamberi peygamberlik makamına oturtalım… İlahı ilah makamına oturtalım. “Sen ilahsın ama beni ben yönetirim” deme… “Ben bilmem sen bilirsin “bunu demezsen inek kestiler diye insanları kesen bir cahil olursun.
Gayretullaha dokunacak işlerden vazgeç. Salih peygamberin kavmi bunu yaptı. Allah onlardan Salih peygambere tabi olmalarını istemişti,onlar Salih peygamberi öldürmeyi düşündüler ve devesini kestiler… Ebreh’e bunu yaptı… Beytullah’a saldırdı.
“Köpek eti” helaldir diyenlerin cahilliği ne… Peygamber yemiş mi… Hayır. Sen onun önüne geçersen bu gayretullah’a dokunur…
Şeytan kimin üstün olduğunu ben de bilirim dedi yani Allah’ın önüne geçti… İnsan da cahildir, yani peygamberlerin önüne geçerler, Salihlerin önüne geçerler… Akıl peygamberin önüne geç demez insana… Akıl boşlukları doldurur. Edeplidir akıl. Edepsiz akıl şeytana aittir sadece. Allah’ın önüne geçti… Aklı kötüleme Allah’ın, Rasulü’nün, Salih kullarının önüne geçmeyen bir aklı nasıl suçlarsın… Ve neden suçlarsın…
İnek keseni kesen kişiye akıl sen yanlış yaptın der… Sakalı en mühim sünnet yapana akıl sen yanlış yaptın der. “Sadece sünnet saymakla yetinmemizi “ister akıl bizden.”Misvakı kutsallaştırana akıl der ki, ağız temizliğine önem ver… Misvak sana efendimizi hatırlatan bir nostaljidir ancak der… Akıl… Niyetin ne neden kötülüyorsun aklı.
Karanlık Gece Veya Naat
Geceydi dünyada
Karanlığın sarayları boy verdi
Kar düştü,Sevdanın kanı dondu…
O Nebinin doğumu bir şafak,
O güneşti,yıkıldı karanlığın sarayları…
Süt anneye verildi
Bembeyaz bir süt
Bereket yağdı bereket üstüne
Medine`de yıldız yıldız izleri…
Medine uyandı öptü Nebinin ayağını
Dünya karanlığın ağında
Sadrının kitabını açtı melek
Gökler bir kitap gibi okundu…
Gökler nur saçar bir kitap gibi
Hira dağında
Güneşe tutulan ayna…
İlk ayetleri okudu nebi
Yağmur sessizliğiyle
Kur`an geldi ayet ayet
Çölde sevda pınarı
Rabbinin adıyla okudu Nebi
Kurtuluşa hamileydi cihan
Bütün gönüllere gül sergisi
Örtülere büründü Nebi
Haticenin örttüğü teselli bulutu…
Meyvesini verecekti o dua
Ömer kükredi gök gibi
Ziyaret edildi Beytullah
Kırk yıldız secde etti gibi
Ebu Cehil getiremedi şehadet
Ebu Cehilin dilinde diken
Hayata nurdan elbise giydirdi
O büyük Peygamber
Miracta ümmetim dedi Nebi
Ümmeti öz çocukları
Ebu Bekir sıddık
Ebu Bekrin gözlerinde güneş…
Altmış üç yıl ömrü Nebinin
Altmış üç güneş göğsümüzde
Vahyin rahmetine karşı çıktılar
Çiçek büyümedi ömürlerinde
Baş ezdi ellerindeki taş
Kumlar sevinçle öperdi gül ayakları
İşkenceler edildi Nebiye
O sevdasıyla gül gördü işkenceyi
Güneşini gördü sevdanın
Elime güneşi verseler
Dönmem sevdamdan dedi
Gül mevsimi şimdi
Dünya karanlığın ağında
Mekke Bilal gibi bir köle…
Bilalin gür sesidir
Hayat veren çöle
Üç yıllık muhasara
Küfrün karanlık kilidi
Çürüdü yıldızların ışığında
Işıklar bir güzel bir güzel
İki dostun ölümü
Eylülün işaretleri
İki dostun ölümü
İki kar tanesi
Hicret etti Nebi
Devlete ilk adım
Şafakta ilk ışık
Hicret emri geldi
Yıldızlar kaydı Medine`ye
Taif`in taşları kahrından yandı
Medine, nur üstüne nur geldi
Medine şimdi anne kucağı
Hicret yolunda Nebi
Müşrikler oyun kurdu
Ne zaman ışığa karanlık karşı durdu
Süreka küfrün oku
Saplandı kumlardan sipere
Ey Süreka kumlar vurur tokatı
At sürülmez nur üstüne…
Kumlar yer yüzünde yıldızlar gibi
Ay doğdu Medineliler dedi:
Geceye vuruldu yumruk
Her an yeni bir gömlek
Gece soyunur vahşi elbiselerini
Her gün ayrı kıtada
Hoş geldin dediler
Yüzlerinde nur ellerinde nur
Ateş gibiydi çöller
Deve çöktü kutlu yere
Gülistana dönüştü
Bilal ilk müezzin
Bilal su veriyor Medine`ye
Gazveler yapıldı küfürle
Karanlık öldü
Güneş yıkar geceyi
Ağıtı söylenmemiş tek ölü o
Mekke feth edildi,
Dalga dalga temizlenen bir denizdi Mekke
Allaha şükredildi,şükür kulluk
Ümmet-i Muhammet bir büyük deniz…
Uhutta kırılan diş
Papatya
O bahar habercisi
Hamza yoluna baş koydun
Hamza dağ oldun gözümüzde…