Neşe ve sevinçten yoksunuz. Yoksun bıraktılar bizi, sevdiklerimizden. Neşe ve sevgimizi kaybettik çıkmaz sokağın kaldırım taşına yığıldık kaldık. Şen şakrak arkadaşlarımızı kaldıramadık ayağa ve onları da kaybettik. Hayatın sillesini yediler ve uzandığı yerde kaldılar.
Sevgi ve saygıdan da kısıtlandık. Aç karnına ekşi ayran içirdiler bize yüzümüz doksanlık nine gibi buruştu. Bırak sevinçle gülmeyi, mayalı hamur gibi ekşidik. Öyle ekşidik ki mikrop bile yaklaşmıyor ve uzaktan gülüyor bize.
Eğlenmek, gülmek ve nazik hareket edemeyen kültürlü bir insan düşünebilir misiniz?
Eşyanın eğlendirici tarafları görebilmek, insanları güldürmek, davranışların neşe içerisinde dengelenmesini sağlamak. Hayatın iniş ve çıkışlarına karşı sabırlı hareket etmeyi bilmek. İşte bunlar, neşeyle sevinçle ve gülmeyle başlar.
Gül ki, güller açsın yüzünde.
Neşeli, sevinçli, fıkra anlatarak ve gülerek yemek yemiş olsan aldığın besin vücuda daha yararlı hâle gelir.
Çevrenizdekilere şöyle bir göz atınız: otobüste, dolmuşta, trende ve vapurda hiç gülen neşeli konuşana rastladınız mı? Yüzünden düşen bin parça. Vücut dilleri korkunç. El kol hareketleri, ses tonları maganda, aman Allah’ım yaklaşma.
Aramızda neşe, sevinç ve gülerek hareket etmeyi hafiflik sayan hatta soytarılık sayanlar az değil. Mağaza vitrinlerindeki cansız mankenler onlardan daha güler yüzlü.
Geçim sıkıntısıyla insanları cendereye soktular, böylece egolarını tatmin ediyorlar. Sonra da ağızlarını açtıklarında küfür başlıyor. Küfürleri peş peşe sıralayan siyasetçi acaba vatandaşın yerine kendini koyuyor mu? Çocuk yetiştirenler size Allah sabır versin, çünkü çocuğunuz konuşmaya küfürle başladı. Fakat âşık olan gülmez mi? Gülmese de sevdalı ya, atık sulara, rögarlara ve çöp bidonlarına da âşıklar.
Sevinç, neşe ve gülmek bu ülkeye yaraşır. Yaraşır çünkü Mevlâna, Yunus Emre ve Aşık Veysellerin toprağı. Bu toprak, neşeli insanlara hasret, bu toprak duygularını en iyi fıkralarla topluma yansıdan insanlara hasret, bu toprak birlik ve beraberliği çağıran siyasetçilere hasret.
Bu toprak: cumhuriyete, özgür yaşamaya, hukukun üstünlüğüne ve
Bu toprak Atatürk’e hasret.
Hasan TANRIVERDİ