Türkiye, bugün itibariye milli bir güç olma ve yüzlerce yıllık vesayet duvarını yıkma, birilerine kafa tutma noktasına geldiği için, özgür iradesini kullanma girişimine karşı bir intikam savaşıyla karşı karşıyadır. Bunun adına “Yeni bir İstiklal Savaşı” diyebilirsiniz. Türkiye büyüdükçe ve İslam dünyasına sahip çıktıkça fincancı katırlarını ürkütmekte ve bunun için de topyekûn bir saldırı ile karşı karşıya kalmaktadır.
Bize müttefik gibi gözüken ABD’nin FETO ve PYD hayranlığı, dost ve müttefiklerimizden Almanların DHKP-C yi yönettiği, Paralel yapıyla destek olduğu, Batılı dostlarımızın PKK ya desteğinin devam ettiğini düşünürsek bu işin içinde kimlerin çirkin ve hain oyunlarının olduğunu görmüş oluruz. Her fırsatta ülkemizi tehdit eden müttefiklerimizin (güya dostluğunu) düşündüğümüzde “Bu nasıl dostluk!” diye haykırasımız geliyor.
Büyük Orta Doğu Projesi, ABD’nin dünya hâkimiyeti, 21’inci asırda büyük Amerikan İmparatorluğu kurma maskesi altında “Nil’den-Fırat’a kadar Büyük İsrail’i kurma Projesi”dir. Dünyaya hâkim olmanın yolu dünyanın kalbi ve servetlerinin kaynağı olan Orta Doğu’dan geçer. Türkiye bu proje için en tehlikeli konumda olan bir ülkedir. Türkiye’nin Ortadoğu’daki hâkimiyetinin kırılması gerekiyor. Orta Doğu Projesi, İslam Dünyasının boynunu ve omurgasını parçalama ve İslam Dünyasının göğsüne saplanmış İsrail hançerinin güvenlik meselesidir. ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin itirafına göre bu proje; “Fas’tan Endonezya’ya kadar 22 İslam ülkesinin sınırları, dengeleri ve istikrarını değiştirme politikasıdır.” İsrail’in güvenliğini sağlama projesidir. Onun için Türkiye güçlü bir devlet olmamalıdır!.. Ekonomik sıkıntılarla boğuşan, terörle susturulmaya çalışılan bir Türkiye onların hayalindeki ülkedir!
ABD Suriye’nin kuzeyinde Türkiye sınırlarında bir Kürt koridoru peşindedir. PYD sadece taşerondur. Buraya ABD silah gücünü ve terör militanlarını yığıyor. Bu koridoru Akdeniz’e kadar uzatıp enerji güzergâhı yaparak Türkiye’yi devre dışı bırakmanın peşindedir. Türkiye’deki bütün katliamların arkasında CIA vardır. FETÖ’cüler, PKK, DEAŞ, DHKP-C ve yerli ve millî olmayan Batı standartlı devşirme sözde taşeron aydınlarımız CIA’nin hizmetindedirler.
Vatanını seven tüm Türk Milliyetçilerine düşen bir görev vardır: Ülkesine- devletine sahip çıkmak! Bir ve beraber olmak, kardeşçe kucaklaşmak. Adına güç birliği ya da” Türkiye Sevdası” diyeceğimiz anlamda Türkiye İttifakını kurmak zorundayız. Neyi bekliyoruz? Felaketleri mi, depremleri mi, 15 Temmuz gibi hain darbe girişimini mi; ya da top yekun Haçlı saldırısını mı? Bizler şucu, bucu diye parça parça bölünürsek; (Allah korusun) Afganistan’ın, Irak ve Suriye’nin durumuna düşeriz. Allah’ın izniyle sağduyuya sahip çıkıp, kardeşliğimize ve devletimize destek olduğumuz da hainlerin planını bozarız..
Devletimize, bayrağımıza ve kardeşliğimize ve ülkemize sahip çıkmak güçlü ve kadir Türkiye Cumhuriyetini dimdik ayakta tutmak zorundayız. Yeni bir İstiklal Savaşının başladığını ısrarla hatırlatmak isteriz… Türkiye Cumhuriyetinin, Türk dünyasının ve İslam Aleminin umudu olduğumuzu asla unutmamalıyız. Bu görev, hem insanlığın hem de Allah’ın bize yüklediği en önemli bir görevdir!..
Evet ülkenin bir beka sorunu vardır; bu beka top yekun vatan savunmasıdır. Onun için adına Türkiye İttifakı dedik!.. Güçlü, kadir ve Ortadoğu’ya hakim bir Türkiye’yi kurmaz, parçalanır, bölünür ve iç çekişmelerine düşersek düşmana yem oluruz. Ecdadımıza, çocuklarımız ve şühedaya bunun hesabını da veremeyiz.
Ahmet SARGIN