“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.” Mustafa Kemal Atatürk
“Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.” Mustafa Kemal Atatürk
23 Nisan’ı çocuklara bayram olarak armağan eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ten; çocuklar için söylenmiş işte iki özgün özdeyiş okudunuz…
İnternet ortamında bir çocuk fotoğrafının atında yazanı belli olmayan aşağıdaki dizeleri gördüm. Doğrusu ilgimi çekti! Buyurunuz içselleştirerek okuyalım:
“Büyümekten sıkıldım. / Bana çocukluğumu geri verin / Oyunda kavga edeyim Hayatla değil / Kendimi kaybetmeden saklambaç oynayayım / Sobelediğim benim olsun / Kalp yarası yerine dizlerim yaralansın / Acıyı sadece biberden bileyim, yüreğimde değil / Tek hedefim, kiraz ağacının tepesine tırmanmak olsun / Karanlık yine korkutsun beni kötü insanlar yerine / Ne zormuş büyük olmak! / Bana çocukluğumu verin. / Büyüklük sizde kalsın…”
Tv ekranının başında 23 Nisan etkinliklerini izlerken Cumhurbaşkanımızın makamında pırıl pırıl bir öğrenci gördüm. Gerçekten içim açıldı! Çevremde mutluluk kırlangıçları kanat çırptı! Türkçemizi de çok güzel kullanan, koltuğundaki öğrenciye kimliğini sormak amaçlı sorusuna Cumhurbaşkanımızın aldığı yanıt, beklenmedik, yankı yapan türden oldu ve soğuk bir yel estirdi!
Nasıl mı? Keşke siz de izleseydiniz! Milli Eğitim Bakanlığında babasının ‘daire başkanı’ görevinde olduğunu söylemesin mi! O öğrenciyi oraya çıkaranlara ne demeli bilmeme ki… Aynı bakanlıkta benim de 40 yılım geçti! Özellikle çileli yıllarım, bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti… O anda ‘anlatılmaz, yaşanır’ düşüncesiyle başbaşa kaldım.
Bir atasözümüz var: “Çocuktan al haberi.”Çocuk, hiçbir zaman yalan söylemez. Buradan hareketle aşağıdaki şiirimi de okurlarıma sunmadan geçemedim:
Çocukluğumu istiyorum
Bana bebekliğimi geri verin;
İçli içli ağlayarak kendimden geçeyim
Beşikle anne sıcaklığı arasında
Küçücük gülücüklerle sevineyim!
Bana çocukluğumu geri verin;
Topaç döndüreyim ip atlayayım
Evle sokak arasında gide gele
Yeniden çocukluğumu yaşayayım.
Bana gençliğimi geri verin;
Bir bardaktan su içeceklerim olsun
Açlık, yorgunluk hiç gelmesin aklıma
Mutluluk kırlangıçları kanat vursun.
Bana insanlığımı geri verin;
Alışkanlığım olsun küçüğe sevgi
Acıyı tadayım, çileyi çekeyim verin
İnsan gölgelerinde bulayım güzelliği.
Bana benliğimi geri verin;
Düşmanıma dost elimi uzatayım
Dostlarıma bağlanıp ta yürekten
Evrende kişiliğimi bulayım.
Bana öğretmenliğimi geri verin;
Dalayım bilimin derinliklerine
Eşsiz bir buket edeyim çiçeklerden
Sımsıkı sarılayım Atatürk ilkelerine.
Çocukluğumu da gençliğimi de insanlığımı da
Benliğimde yoğurarak sunayım bir arada.
Muhsin DURUCAN