Son dönemlerde madenlerde yaşanan iş kazaları başta hükümet ve TBMM ile işçi-işveren örgütleri olmak üzere tüm kamuoyunda iş güvenliği önlemlerinin artırılması yönünde beklentilere sebebiyet vermişti.
Bu kapsamda yapılan iyileştirme çalışmaları neticesinde, Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) 176 sayılı Maden İşyerlerinde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi ülkemiz tarafından kabul edilmiş, 12 Aralıkta yürürlüğe girmiştir. Aynı zamanda 185 üye ülkesi bulunan ILOnun Maden İşyerlerinde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi 29 ülke tarafından onaylanmıştır.
Sözleşmede işçi ve işverenin katılımcı olması öngörülmüştür. Bu nedenle maden işyerlerinde bilgi şeffaflığının sağlanması amaçlanmış, işveren ve işçi arasında güvenlik ve sağlıkla ilgili paylaşım sağlanacağı belirtilmiştir.
Bundan sonra, bir madende yapılan üretime göre yaşanması muhtemel risklerin neler olduğu, neler yapılması gerektiği işverenlerin gözetiminde olmakla birlikte, işçilerle bilgi paylaşımı yapılacaktır. Bu süreçlerde ihtiyaç olan eğitim maliyetler işveren (işveren vekili, yükleniciler dahil) tarafından karşılanacaktır. Ayrıca üretim ve denetim süreçleri bizzat işverenin gözetiminde olacağı ilkesi benimsenmiştir.
Somada yaşanan olayların ardından en çok gündeme gelen konulardan birine de sözleşme onayıyla çözüm getirilmiş olacaktır. Bu anlamda;
Madende çalışan tüm işçilerin isimleri ve bulundukları muhtemel mahallin her an doğru olarak bilinmesini sağlayacak bir sistemin oluşturulmasını sağlamak işveren açısından zorunlu olacaktır.
Maden işyerlerinde, her çalışma alanı için yeryüzüne çıkışı sağlayacak, iki farklı yolla giriş ve çıkış mutlaka sağlanması da ayrıca asgari düzenlemelerden biri olmaktadır.
İşçiler güvenlikte aktif olacak
Maden işyerlerinde işveren ve yetkili kurumların denetim süreçlerinde görev almak için işçilerden Sağlık Ve Güvenlik Temsilcileri oluşturulacaktır. Temsilciler, yapılan denetim ve incelemelere katılacak, güvenlik ve sağlıkla ilgili danışman ve bağımsız uzmanlara başvurmak ve gerektiğinde yetkili kurum ve işverenlerden denetim talebinde bulunabileceklerdir.
Bunlarla birlikte işçilerin, güvenlikte kullanması gereken tüm ekipmanları taşımaları zorunlu olacaktır.
İşçilerin kendi güvenlikleri açısından tehlike oluşturduğunu düşündükleri durumlarda, işyerinden tamamen uzaklaşabilecektir.
Tüm bu asgari güvenlik ve sağlık standardının uygulanmasında, ulusal mevzuat sözleşmeyle birlikte tamamlanacağı öngörülmüştür. Ulusal mevzuatın sözleşme hükümlerine göre düzenlenmesinde ise en fazla temsil yetkisine sahip işçi ve işveren sendikalarına danışılacaktır.
Madenlerde iş güvenliği uzmanlığı
En fazla iş kazası yaşanan sektörlerin başında yer alan madencilik ve inşaatlar için iş sağlığı ve güvenliğinde yeni bir düzenleme geliyor.
Sektörel düzenleme çerçevesinde maden ve yapı ile diğer sektörlerde öncelikli olarak hangi mesleki ünvana sahip iş güvenliği uzmanlarının ve bunların yanında görev yapacak diğer mesleklere sahip iş güvenliği uzmanlarının belirlenmesine dair usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenecek.
Buna göre özellikle inşaat ve madenler için daha kalifiye iş güvenliği uzmanlarının istihdamı sağlanarak iş kazalarının önlenmesi amaçlanacak.