GÜNCE II
Koca bir yıl nasıl da geçivermiş.
Gelip geçmiş mi delip geçmiş mi yüreği, onu da bilemedim.
Neyse ki hayatın tutunacak dalları var şükür. Şimdi sorumluluklarımı tek başıma omuzluyorum, güç ve metanet diliyorum Tanrım’dan.
Eski yazımı paylaştım evet, ülke bu ateşten çemberin içinden geçerken yeni yazı yazma hevesi ve gayreti mi kalır insanda?
Ülkemizin başından şu kaos dolu kara günlerin zararsız ziyansız gelip geçmesi en büyük dileğim.
Not: Bu arada gönlümüzün ve evimizin İnci’sine flamingolu kıyafet sevgili kızkardeşim tarafından bulunmuştur.
Bitimsiz sevgiler sevgili arkadaşlarım.
23.03.2025
&&&&&&
GÜNCE I
Bir yıl daha bitti ömür defterinden.
Bir baharını daha gördük ömür kitabının.
Gelip arayıp sorup iyi ve güzel dilekler sunanlara teşekkür ediyorum.
Ayrıca insanların kentlerin karanlık ve başdöndüren karmaşasına düştüğü bu yıllarda internetin sosyal platformlarında artık arkadaşlık ve dostlukların geliştiği günümüzde, benim de birbirinden kıymetli dost ve arkadaşlarım var sayfamda.
Bu gün onların çoğundan güzel dilekler içeren mesaj ve bildirimler aldım, hepsine tek tek sonsuz teşekkürlerimlerimi gönderdim ben de.
İlk taşı atan sevgili kızkardeşimdi, güzel bir doğum günü pastasıyla kutladı doğum günümü.
Koskocaman insanın doğum gününü kutlamaya doğum günü pastası almaya ne gerek var, desem de hoşuma gitmedi değil koca bir dilim.
Perhiz diyet hakgetire.
Olsun bugün doğmuşum ya.
Her anlamda zorlu bir kıştı bizim için geride kalan.
Eşimin rahatsızlığı nedeniyle dar ve zor bir tünelden geçiyor olsak da biliyorum tünel çıkışları hep aydınlıktır.
Bu günlerde en büyük teselliyi yine okumak ve yazmak veriyor her zamanki gibi.
Mavi gözlü Yusuf dedemi anıyorum, derdi ki ‘ya Arabi ya Farisi ya Latince okuma bilmeyene çok üzülüyorum, yaşlılığı nasıl geçecek?
Her devirde herkese kitaplar en sadık dostlar.
Ha bir de torunlarım var tabi ve onların özlemleri bizi diri tutan.
Arabaya
‘Arada’ diyen ama çok düzgün Almanca ‘Auto’ diyebilen Meteciğim’i anıyorum günde kaç kez kâh Autooo diye kâh Aradaaa diye diye gezip duruyorum evin koridorunda, balkonunda.
Benden hediyelerin en zorunu ‘flamingolu pembe elbise’ isteyen İncim’i anıyorum özlemle.
Neden mi zor istediği hediye?
Arıyorum arıyorum yüzlece pembe elbise buluyorum ama filamingolu elbise bulamıyorum.
Pembe bir elbiseye yama yapayım dedim flamingolu yama da yok.
Bu gün doğum günüm evet, ne mi yapıyorum? Sağolun, sevgili arkadaşlarım hepimizin yazdığı iyi dilek mesajlarına cevaplar yazıyorum.
Bir de İncim’in pembe flamingolu elbisesini arıyorum fellik fellik.
Nerden mi?
Kalkıp gidecek halim mi var şu soğukta.
Tabi ki internetten
Netten.
Net sevgiler hepinize.
23.03.2025
Şükran Uçkaç Yargı Sazsızozan
Ankara