Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Pazartesi, Aralık 15, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Arzu KÖK

Buğday!…

Arzu KÖK Yazar Arzu KÖK
12 Eylül 2018
Arzu KÖK
0
403
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“ikimiz iki sap buğday olsak/sen benim olsan ben senin olsam/bir gece vakti aklına gelsem uykunu tutsam bırakmasam/seni kucaklasam kucaklasam/birbirimizin kalbini dinlesek/dünyanın kalbini dinlesek/büyük ateşler yaksalar/iki güvercin uçursalar/nerede olduğumuzu bilsek.” Atila İlhan’ın bu şiirini bilmeyen yoktur sanırım. Hele ki buğdayın, özellikle Anadolu insanı için ne demek olduğunu…

Buğday dünyada Neolithik (Yeni Taş) döneminden itibaren insanlık tarihi boyunca önemli olmuştur. Anavatanının Mezopotamya olduğu düşünülmektedir. Mezopotamya’da çok sayıda tahıl tanrıçası kabul görmüş ve genellikle silindir mühürler üzerinde betimlenmiştir. Ninlil, Ninbarsheghunu ve Nissaba mühürlerde ekinlerin üstüne oturmuş ya da ellerinde tahıl sapları tutar şekilde betimlenir.
Mezopotamya’da çok zengin ekmek çeşitliliği görülür. Sümerler’de ekmek hamuruna zeytinyağı veya erimiş tereyağı katıldığı, ayrıca baharat, kokulu otlar, kimyon, çörekotu, rezene tohumu, safran, susam, hardal ve karpuz çekirdeği eklenerek çeşitli çörekler yapıldığı bilinir.

Popüler Sümer tahıl tanrıçası Ezina/ Ashnan’dan, “büyüyen tahıl” ya da “Sümer’in hayatı” olarak söz edilir. Genellikle Erken Hanedanlık mühürlerinde  (M.Ö. 2900-2350) betimlemeleri yer alır. Nissaba ve Shala(sh), önemli diğer Sümer tahıl tanrılarıdır.

Şimdi düşünün bakalım buğday ve tahıl ne kadar kıymetli ki onların özel tanrıları, tanrıçaları olmuş değil mi? Hem buğdaydan neler yapılmıyor ki? Bulgur, un, irmik, ekmek… Hitit İmparatorluğu’nun kurucusu olan I. Hattuşili’nin, ardılı I. Murşili’ye söylediği “ekmeği yiyeceksin, suyu içeceksin” öğüdü, ekmeğin Hitit dünyasındaki önemini belirten en önemli cümlelerdendir. II. Tuthalia’nın verdiği “tayınınızı yiyin, görevinizi yapın” emri de ekmeğin önemini gösteren bir diğer örnektir. Başka bir anlatımla, eğer yeni kral ve yöneticileri ölen kralın vasiyetnamesine yazdırdığı öğütleri tutmazlarsa, ne ekmek yiyebilir ne de su içebilirlerdi; yabancıların eline geçen ülke, huzur içinde yaşanamaz hale gelirdi.

Antik Ege ve Akdeniz dünyasında, simgesi buğday olan antik dönem tanrılarından diğeri Demeter’dir. Toprağın, bereket ve bolluğun tanrıçası olan Demeter, genellikle elinde buğday başakları tutarken betimlenir. Adı Demeter yani “Toprak Ana” olarak açıklanır. Efsaneye göre, Persephone bir gün oyun arkadaşlarıyla birlikte çayırda çiçek toplarken birdenbire yer yarılır; yer altı tanrısı Hades arabasıyla dışarı fırlayarak kızı yakalar ve gider. Demeter, kızını bulabilmek için tüm yeryüzünü dolaşır. Herşeyi gören tanrı Helios (Güneş tanrısı) kızın yerini söyler. Demeter Olympos’tan kaçar ve küser. Toprağın bereketi kalmaz, ekinler bitmez, buğday başakları büyümez olur. İnsanlar kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya kalır. Bu arada Hades, Kore’ye büyülü nar yedirir ve Persephone yeraltı tanrısına bağlanarak, Zeus’un tüm çağrılarına rağmen yeraltı ülkesinde kalmaya devam eder. Tüm çabalarının boşa gittiğini gören Zeus bu işi bir kurala bağlamayı kafasına koyar. Zeus Persephone’nin yılın üçte ikisini yani buğday başaklarının çiçek açma ve ürün verme zamanını yer üstünde annesi Demeter’in yanında, kalan üçte birini yani kışı Hades’in yanında yeraltında geçireceğini söyler. Böylelikle toprağa yeniden bereket gelir.
Gördüğünüz gibi buğdayın olmadığı, artık yetişmediği yerlerde doğabilecek felaketler tarih öncesinden yüzlerde defa deneyimlenmiş. Şimdi ise benim Anadolu’mdaki asırlık buğday, doğdukları bu topraklarda yaşayabilmek adına direniyor. Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) yayımladığı 2018 Buğday Raporuna göre buğday ekim alanlarındaki düşüş 1961 yılı verilerinin çok altına inmiş durumda.  1961 yılında 78 milyon dekar alanda ekim yapılırken, 2018 yılında 76 milyon dekar alanda üretim yapılıyormuş.

Hububat ekim alanlarındaki en belirgin artış 1950-1960 döneminde oldu. Bu artış Marshall Planı çerçevesinde 1949’dan sonra tarımda traktör sayısının hızla artmasına bağlı olarak mera alanlarının sürülmesiyle sağlandı. 1970’lerden sonraki artış ise verimdeki yükselmeden kaynaklandı. Son yıllarda ise büyük bir düşüş göstermekte. Buna rağmen her geçen yıl nüfus hızla artmakta… Ancak buğday üretimine çözüm aranacağı yerde ithalatla çözülme yoluna gidildi… Dışa bağımlılık oranı her geçen yıl artmakta. Bu duruma FAO raporlarında da dikkat çekiliyor. Raporlarda önemli bir buğday üreticisi olan Türkiye’nin dışa bağımlılığının arttığı ve gıda güvenliğini giderek yitirdiği yer almakta ne yazık ki…

Bu çerçevede 2002 yılında 1,1 milyon ton olan buğday ithalatı; 2014’te son yılların en yüksek seviyesi olan 5,3 milyon tona ulaşıp; 2017’de 5 milyon ton olarak gerçekleşti. Türkiye son 16 yıllık dönemde yaklaşık 50 milyon ton buğday ithal ederek karşılığında 13 milyar dolar döviz ödedi.

1980’li yıllarda başlayan ve 2000’li yıllarda doruk noktasına çıkan neoliberal politikalar, çiftçileri piyasanın vahşi koşullarına terk etti; bu süreç buğday üreticisini de derinden etkilendi. Uzun yıllardan bu yana buğday üreticisinin eline geçen para maliyetin altında kalmakta. Tarımsal üretimde kullanılan girdilerde (gübre, tarım ilacı, mazot gibi) ithalata bağımlılık giderek daha da artmakta; günümüzde tarımın, çiftçinin en başta gelen sorununu yüksek girdi maliyetleri oluşturmakta. Düşünsenize öyle bir boyutta ki günümüzde çiftçinin sattığı bir kg. buğday ile bir fincan Türk kahvesi içemiyor. Ne acı değil mi? Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre; 2002-2018 yıllarını kapsayan 16 yıllık dönemde ekmeklik buğdayın alım fiyatı yüzde 350’lik bir artış gösterdi. Buna karşılık üretimde kullanılan kimyasal gübre ortalama yüzde 500, mazot yüzde 400, yem ise yüzde 550 oranında arttı. Bu rakamlar buğday üreticisinin ne kadar mağdur edildiğini açıkça ortaya koyan başka unsurlar değil midir?

Buğdayda 20 milyon tonluk üretim tuzağını kırmak ve çiftçiyi kazandırmak için neler yapılmalı? Kısaca sıralarsak:
1 – Hububat alanlarındaki daralmanın üzerinde önemle durulmalı; çiftçi tarafından boş bırakılan tarlalar yeniden üretime kazandırılmalıdır. Tarım arazilerine bina dikiminden vazgeçilmelidir…
2 – Üretimde yağışa bağlı olarak görülen dalgalanmaları azaltmak için kuru tarımda uygulanması gereken yetiştirme teknikleri geliştirilmeli ve sulama için olanak yaratılmalıdır.
3 – Tarımsal destekler ABD ve AB’de olduğu gibi belirli dönemler için belirlenmeli ve tarımsal destekler çiftçiler üretime başlamadan önce verilmelidir.
4 – Öncelikle mazotta ÖTV ve KDV kaldırılmalı; diğer girdilerdeki vergi yükü azaltılmalıdır.
5 – Çiftçi gerek mazot gerekse gübre kullanımında desteklenmeli, başka alanlarda uygulanan fiyat indirimleri tarımda da uygulanmalıdır.
6 – TMO ve tarım ürünleri piyasasını regüle edici diğer kurumlar aktive edilmeli, yıllar içinde kaybedilen kurumlar yeniden oluşturulmalıdır.
7 – Çiftçinin elini güçlendirmek adına kooperatifleşme teşvik edilmeli; tarım destekleri ağırlıklı olarak kooperatifler üzerinden verilmelidir.

Eğer bunlar yapılmaz ise bu ülkede her şeye rağmen direnen buğday artık ekilemeyecek hale gelecektir. Bu nedenledir ki artık ithalatı değil üretimi hedefleyen, emekten yana, küçük ölçekli aile işletmelerini destekleyen tarım politikaları uygulanmalı, sürdürülebilir ve planlı bir tarımsal üretim politikası izlenmelidir.

Bizi buğdaydan, özellikle Anadolu’mda yetişen buğdaydan alıkoymayın…

Paylaş
Etiketler: Atila İlhanBuğday!... - Arzu KÖKDemetermezopotamyaNinlilOlymposPersephoneŞair-Yazar_Eğitimci Arzu KÖKSümerlerzeus
Önceki Yazı

Kolesterol İlaçları Ölümleri Önlemiyor

Sonraki Yazı

“İş Dünyası Harcama Önceliğini ve Finansman Tarzını Sorgulamalı”

Arzu KÖK

Arzu KÖK

İlişkili Yazılar

Arzu KÖK

Kökleri Unutmak.

07 Aralık 2021
5k
Anı / Günce

Kökleri Unutmak…

11 Eylül 2021
5k
Arzu KÖK

Gençlerden Mesaj!

18 Mayıs 2021
5k
Arzu KÖK

Şaşırmak…

09 Mayıs 2021
5k
Sonraki Yazı

"İş Dünyası Harcama Önceliğini ve Finansman Tarzını Sorgulamalı"

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Aksekili Hayriye Ana

Aksekili Hayriye Ana

15 Aralık 2025
Milli Eğitimde Reform Hemen Şimdi

Eğitimi Ayağından Vurmak

15 Aralık 2025
Konkordato Sürecinde Takas Hakkının Sınırlandırılması

Konkordato Sürecinde Takas Hakkının Sınırlandırılması

15 Aralık 2025
Mezarlıktaki Dilenci

Mezarlıktaki Dilenci

15 Aralık 2025
Birlik Olalım

Birlik Olalım

15 Aralık 2025
Hediye Kitap (l)

Hediye Kitap (lV)

15 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap